Üniversitelerde yaşanan sorunları protesto eden öğrencilere, üniversiteler tarafından soruşturma açılmaya devam ediyor. Marmara Üniversitesi’nde kadın cinayetlerini protesto eden 25 öğrenciye soruşturma açıldı.
İktidarın kontrol merkezleri haline getirmeye çalıştığı üniversitelerde yaşanan sorunları protesto eden öğrenciler kurumların açtığı soruşturmalarla susturulmaya çalışılıyor. İstanbul Üniversitesi’nden Yıldız Teknik Üniversitesi’ne, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ne sorunlara karşı ses çıkaran öğrencilere kurumlarca soruşturma başlatılıyor. Bunun son örneği ise Marmara Üniversitesi’nde yaşandı.
Üniversite yönetimi, aynı katil tarafından İstanbul’un Fatih ilçesinde bulunan Edirnekapı Surları’nda İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil’in katledilmesini protesto eden 25 öğrenciye soruşturma açtı.
Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nail Yılmaz’ın imzasıyla öğrencilere gönderilen yazıda soruşturmaya geçekçe olarak “Ders, seminer, sınav, uygulama, laboratuvar, atölye çalışması, bilimsel toplantı ve konferans gibi çalışmaların düzenini bozmak” ve “öğrenme ve öğretme hürriyetini engelleyici veya yükseköğretim kurumlarının işleyiş ve huzurunu bozucu eylemlerde bulunmak” gösterildi.
Hakkında soruşturma açılan Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi Alperen Kargıoğlu, “Biz sadece kadın cinayetlerini protesto etmek, İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatmayanlara bir söz söylemek için orada toplandık. Rektörlük böyle bir şeye girişmemiştir fakat eğer yanlı, taraflı ya da bir yerlerden talimat gelerek bir şeyler yapıyorlarsa bunu derhal terk etmeleri gerekiyor” diye konuştu.
Ancak Marmara Üniversitesi’nde son bir haftada öğrencilere yönelik açılan soruşturmalar bununla sınırlı kalmadı. İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarını ve üniversite yönetiminin Göztepe Kampüsü’ndeki yurtları boşaltarak Dragos Kampüsü’ne taşımasını protesto eden öğrenciler hakkında da soruşturma açıldı.
Yıldız Teknik Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi’nde öğrencileri hedef alan, saldıran ülkücü gruplara yönelik ise üniversite yönetimleri sessizliğini koruyor.
JET HIZIYLA SORUŞTURMA
Ancak öğrencilere yönelik açılan soruşturmalar bununla sınırlı değil. Kasım ayında Van’da bulunan Kredi ve Yurtlar Kurumu’na (KYK) bağlı Amine Hatun Yurdu’nda su kesintisini protesto eden öğrencilere Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından soruşturma başlatıldı.
İki gün boyunca suların kesik olması nedeniyle birçok sorun yaşayan öğrencilerin eyleminin ardından “jet hızıyla” soruşturma başlatıldı.
‘CADI AVI’ BAŞLATILDI
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden bir öğrencinin sosyal medya paylaşımlarının hedef gösterilmesinin ardından öğrenci hakkında ekim ayında adli soruşturma başlatıldı. Öğrencinin DEM Parti İstanbul Buluşması’nda yaptığı “Demokrasiye inanıyorum, barış ve halkların kardeşliğini istiyorum. Hiç kimsenin hakkının gasp edilmemesini istiyorum. Eğer bir yerde zulüm varsa ve buna ses çıkarmazsak biz de bu zulmün parçasıyızdır” konuşmanın hedef gösterilmesinin ardından İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanlığı soruşturma açıldığını ifade etti.
MÜCADELEYE ENGEL
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) yönetimi, temmuz ayında üniversitede düzenlenen şenlik protestolarına katılan öğrencilere soruşturma açtı.
Bahar şenliğinin tüm bileşenlerle düzenlenmesini talep eden öğrencilerin protestonun ardından eylemlere katılanlar hakkında ‘öğrenme ve öğretme hürriyetini engelleyici veya yükseköğretim kurumlarının işleyiş ve huzuru bozucu eylemler’ gerekçesiyle soruşturma açıldı.
ODTÜ’deki soruşturmalar bununla da sınırlı kalmadı. Öğrenciler, yemekhane koşullarının iyileştirilmesi, öğün sayısının artırılması, zamların geri çekilmesi, ulaşım olanaklarının geliştirilmesi talebiyle dilekçe topladı. Dilekçeleri rektörlüğe teslim etmek üzere eylem gerçekleştirilen öğrencilere soruşturma açıldı.
OKULA GİRİŞ YASAĞI
Boğaziçi Üniversitesi’nde de kayyum tarafından daha öncesinde koruma tedbiri kararı ile kampüse girişleri engellenen 16 öğrenciye ocak ayında disiplin soruşturması açıldı. Demokrasi Nöbeti’yle alakalı açılan soruşturmalarda öğrencilerin “Yükseköğretim kurumlarında işgal ve benzeri fiillerle yükseköğretim kurumunun hizmetlerini engelleyici eylemlerde bulunma” disiplin suçlarını işlediği iddia edildi. Soruşturmalarda Öğrenci Temsilciliği Kurulu’nun (ÖTK) yaptığı “Okula giriş yasağı olan, kapı dışında bekleyen arkadaşlarımızla dayanışma için kapıya yürüyoruz” çağrısı suç unsuru sayılırken öğrencilerin megafonla slogan atması ise “grubu provoke etmek” olarak nitelendirildi.
***
ÖĞRENCİLER SOĞUK SINIFTA DERS YAPIYOR
Boğaziçi Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nde (YTÜ) “tasarruf tedbirleri” adı altında fakülteler ısıtılmamaya devam ediyor. Öğrenciler ve öğretim görevlileri ise sosyal medya üzerinden veya okullarda yapılan eylemlerle yaşananlara tepki gösteriyor.
YTÜ’de 27 Aralık’ta bir araya gelen öğrenciler, yetersiz ring seferlerine, tasarruf tedbirleri kapsamında sınıfların ısıtılmamasına, öğrenci kulüplerine uygulanan sansüre ve yemekhane zamlarına tepki gösterdi. Öğrenciler eylemde şu ifadeleri kullandı: “Aylardır okulda ardı arkası kesilmeyen sorunlarla karşı karşıyayız. Okul tarafından nitelikli eğitim hakkımız gasp ediliyor ve bizden susmamız bekleniyor. Yıldız ve Davutpaşa kampüsleri arasında yapılan ring seferleri yetersiz. Arkadaşlarımız aylardır kaloriferleri yakılmayan soğuk sınıflarda sınavlara girdi. Dönem başında yemekhane ücretine yüzde 75 zam yapıldı. Kemer sıkma politikaları patronlara çetelere gelince unutuluyor, ekonomik kriz öğrencilerin sırtına yükleniyor.”
Kaynak Birgün