Mutlu Çiviroğlu, Amerikan siyasetindeki belirsizliklerin Kürtlerin rolünü etkilediğini ve Türkiye’nin hamlelerinin bölgedeki dengeleri değiştirdiğini vurguladı…
Gazeteci Mutlu Çiviroğlu, İlke TV’de Dilek Odabaş’ın sunduğu ‘Konuşma Zamanı’ programına katılarak ABD’deki geçiş sürecini, İsrail’in bölgedeki etkisini, Kürtlerin Suriye’deki geleceğini ve Türkiye’nin bölgedeki hamlelerini ele aldı. Çiviroğlu, Amerikan siyasetindeki belirsiz ara dönemin, Suriye ve Orta Doğu politikalarına etkilerini detaylarıyla anlattı.
‘ABD’de belirsiz bir ara dönem yaşanıyor’
Mutlu Çiviroğlu, ABD’deki mevcut yönetim değişikliği sürecinin Orta Doğu’ya olan ilgiyi azalttığını belirtti. “Amerika’da şu an ara dönem yaşanıyor. Eski yönetim kapanışlarını yaparken yeni yönetim henüz devreye girmiş değil. Ülke genelinde Şükran Günü, Noel ve Yılbaşı gibi tatillerle meşgul olunan bir dönem bu. Suriye’deki gelişmeler, hızla ilerlediği için ABD’nin olayları anlama ve müdahil olma kapasitesi sınırlı görünüyor” dedi. Ayrıca, Amerikan yönetimindeki bu belirsizlik nedeniyle, Orta Doğu’daki bazı süreçlerin sahipsiz kaldığını ifade etti.
Çiviroğlu, Amerikan yönetiminin şu anda Ukrayna savaşına odaklandığını, bu yüzden Orta Doğu’daki önceliklerinin ikinci plana itildiğini belirtti. “ABD’nin mevcut hükümeti, Ukrayna savaşında Rusya’yı sıkıştırmak ve Ukrayna’yı güçlü bir pozisyonda bırakmak için yoğun çaba harcıyor. Bu da Orta Doğu’daki politikalarının önemini azaltıyor. Ancak İsrail gibi özel faktörler, bölgenin tamamen göz ardı edilmesine engel oluyor” şeklinde konuştu.
‘Kürtler olmadan Suriye’de yeni bir düzen kurulamaz’
Kürtlerin Suriye’deki önemine değinen Çiviroğlu, Kürtlerin siyasi süreçlere dahil edilmesi gerektiğini vurguladı. Amerika’da Kürtlerin güvenliğinin sağlanmasının öneminin konuşulduğunu da aktaran Çiviroğlu, “Kürtlerin Suriye’deki tek iç dinamikli ve istikrarlı yapı olduğu kabul ediliyor. Cinsiyet eşitliği, güç paylaşımı ve etnik çeşitliliğe saygı gibi konularda Kürtlerin ortaya koyduğu model, bölgede örnek teşkil ediyor” dedi.
Çiviroğlu, ABD’nin Kürtlerle ilişkisini sürdürme konusunda kararlı olduğunun altını çizdi. “Son günlerde ABD’den gelen açıklamalarda Kürtlerle iş birliğinin devam edeceği vurgulanıyor. Özellikle BM’nin arabuluculuk yapacağı siyasi görüşmelere Kürtlerin dahil edilmesi gerektiği sıklıkla belirtiliyor” ifadelerini kullandı.
‘Türkiye’nin hamleleri Kürtlerin pozisyonunu etkiliyor’
Türkiye’nin Suriye’deki politikalarını değerlendiren Çiviroğlu, “Türkiye’nin kontrolündeki alanları genişletme çabası, sahadaki dengeleri değiştiriyor. Özellikle Minbiç, Kobani ve Karakozak bölgesinde yaşanan çatışmalar, Kürtlerin etkisini azaltmayı hedefleyen bir stratejiyi işaret ediyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin hem karadan hem de havadan sürdürdüğü operasyonlar, bölgedeki güç dengesini yeniden şekillendiriyor” dedi.
Çiviroğlu, Türkiye’nin Suriye’deki bu hamlelerinin, Trump’ın yeniden iktidara gelme ihtimaline yönelik hazırlıkların bir parçası olduğunu savundu. “Trump döneminde, Türkiye’nin Suriye’de daha geniş bir rol üstlenmesi teşvik edilmişti. Yeni dönemde, Türkiye’nin bu beklentilerini güçlendirmek için sahada adımlar attığı görülüyor” dedi.
ABD’deki yönetim değişikliği ve Trump etkisi
Mutlu Çiviroğlu, ABD’de yaklaşan yönetim değişikliğinin, Orta Doğu politikalarında önemli değişiklikler yaratabileceğini ifade etti. “Trump, küresel siyasetten çekilerek Amerika’yı sınırları içinde güçlendirme stratejisini uyguluyor. Bu, Orta Doğu’daki Amerikan varlığını zayıflatıyor gibi görünebilir. Ancak İsrail’in Orta Doğu’daki ağırlığı, ABD’nin bu bölgedeki etkisini tamamen bırakmasına izin vermeyecek. İsrail’in güvenliği, ABD’nin Orta Doğu’daki kalıcılığını belirleyen en önemli faktörlerden biri” dedi.
Trump yönetiminin Kürtlere olan yaklaşımının ise ABD’nin müttefik politikalarında dikkat çeken bir fark yaratabileceğini belirten Çiviroğlu, “Trump döneminde Kürtlerle birebir ilişkiler geliştirilmişti. Özellikle Kürtlerin kimlik, dil ve eğitim taleplerine saygı gösteren bir düzenin kurulması, ABD’nin teşvik edeceği bir hedef olabilir” diye konuştu.