Van Büyükşehir Belediyesi, TMMOB Van İl Koordinasyon Kurulu ve Dem Parti, 23 Ekim 2011 yılında gerçekleşen Van Depremi’nin 13. yıl döneminde anma programı düzenledi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM), Van Büyükşehir Belediyesi ve TMMOB Van İl koordinasyon Kurulu bileşenleri ortak anma programı düzenledi. Program ilk olarak Dem Parti il binasında yapılan basın açıklaması ile başladı. Parti binasında yapılan basın açıklamasına Dem Parti İl ilçe yöneticileri, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ilçe yöneticileri, Tevgera Jiinên Azad (TJA) kadın meclisi ve Van Dem Parti Milletvekili Mahmut Dindar katılım sağladı. Açıklamayı Dem Parti Van İl eş başkanı Gülşen Kurt okudu.
“Deprem tedbirleri alınmadığı için binlerce yurttaşımız yaşamını yitirdi”
Geçmiş dönemlerde yaşanan depremler; deprem öncesi, deprem sırası ve deprem sonrasında, yapılması gerekenler konusunda hem kamunun hem de devletin gerekli önlemleri almadığına dikkat çeken Kurt; “13 yıl önce bugün Van’da 7,2 şiddetinde yaşanan deprem, ilimizin deprem gerçeğini bir kere tüm boyutlarıyla açığa çıkarmıştı. Öncesinde de 1941 Erçiş, 1945 Çatak, 1972 Van Merkez, 1976 Çaldıran, 1977 Erciş depremleri ilimizin büyük depremlere hazır olması gerektiğini göstermektedir. Bu depremlerde gerekli tedbirler alınmadığı için binlerce yurttaşımız yaşamını yitirmiş çok daha fazlası engelli kalmıştır” dedi.
“Kamusal sorumluluğu olanları tedbir almaya çağırıyoruz!”
Deprem sonucu evsiz barksız kalan yurttaşların yaşadığı sorunları da hatırlatan Kurt, “2011 yılında evleri yıkılan yurttaşların bir kısmının halen prefabrik konutlarda kalması örnek olarak verilebilir. 23 Ekim 2011 günü Türkiye saati ile 13:41’de Van’da meydana gelen ve 25 saniye süren depremde resmi verilere göre 604 kişi hayatını kaybederken 4.152 kişi de yaralanmıştı. Yaşamını yitirenleri bir kere daha rahmetle anarken kamusal sorumluluğu olanları bir kere daha tedbir almaya çağırıyoruz” çağrısında bulundu.
Açıklama sonrası partililer Tuşba ilçesinin Akköprü parkında bulunan Deprem anıtı önüne geçti. Burada yapılan basın açıklamasına ise TMMOB üye ve yöneticileri, Van Büyükşehir Belediyesi daire başkanları ve meclis üyeleri, Edremit Belediyesi Eş başkanı Cemil Komi ve Belediyelerin Afet Kurtarma ekipleri katılım sağladı. Burada TMMOB adına basın açıklamasını ise TMOBB il koordinasyon kurulu sekreteri Engin Işık yaptı.
Van Depremi: Yapısal Yetersizlikler ve Teknik Eksiklikler
Van’ın en aktif deprem kuşaklarından biri olduğunu ve fay hattına yakın bir konumda yer aldığını söyleyen Işık, “Van Depremi sonrası ortaya çıkan büyük yıkım, özellikle yapı stokunun mühendislik hizmetleri açısından yetersiz olduğunu, binaların yeterli statik analizler yapılmadan ve gerekli malzeme standartlarına uygun olmadan inşa edildiğini ortaya koymuştur. Deprem mühendisliği disiplininin gerektirdiği analizlerin yapılmadığı, yer bilimleri verilerinin yeterince dikkate alınmadığı yapılar, maalesef çok sayıda can kaybına neden olmuştur” sözlerine yer verdi.
TMMOB ve Van Büyükşehir Belediyesi olarak, geçmişteki açıklamalarını hatırlatan Işık, “Deprem bölgelerinde inşa edilen yapıların mühendislik hizmeti almadan yapılmasının, plansız yapılaşmanın ve yetersiz denetimlerin yaratacağı risklere dikkat çekmiştik. Van Depremi, yapıların inşa edilme süreçlerinde sadece teknik denetimlerin değil, aynı zamanda şehir planlama ve mühendislik hizmetlerinin bütünleşik bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini göstermiştir” dedi.
“Rant odaklı projeler değil, insan güvenliği ve toplum yararını esas alan planlamalar yapılmalıdır”
Van Depremi sonrasında başlatılan kentsel dönüşüm çalışmalarına dair konuşan Işık, “Riskli yapıların yıkılması ve yenilenmesi açısından önemli adımlar içerse de, ne yazık ki bu süreçte bilimsel veriler ve mühendislik disiplinlerinin yeterince dikkate alınmadığı pek çok örnek görülmüştür. Kentsel dönüşüm projeleri, yerel topoğrafya, zemin etütleri, mikrobölgeleme çalışmaları gibi bilimsel verilere dayalı olarak yürütülmelidir. Rant odaklı projeler değil, insan güvenliği ve toplum yararını esas alan planlamalar yapılmalıdır.
Afet risklerinin azaltılması ve gelecekteki depremlerden korunma amacıyla kentsel dönüşüm, sadece yapıların yenilenmesiyle sınırlı kalmamalı, şehir planlama ve mimarlık ilkelerine uygun olarak geniş kapsamlı bir afet yönetimi stratejisi çerçevesinde ele alınmalıdır. Yapı denetim sisteminin güçlendirilmesi, özellikle riskli binaların tespiti ve güçlendirilmesi konusunda daha kararlı adımlar atılmasını zorunlu kılmaktadır” taleplerinde bulundu.
Deprem Gerçeği ile Yaşamak ve Alınması Gereken Önlemler
TMMOB ve Van Büyükşehir Belediyesi olarak, depremlere karşı mühendislik ilkelerine dayalı bir yapılaşma politikasının oluşturulmasını talep ettiklerini söyleyen Işık, deprem gerçeği ve depreme karşı alınması gereken önlemleri şu sözlerle dile getirdi; “Yerel ve merkezi yönetimlerin, şehir planlamalarını bilimsel veriler doğrultusunda şekillendirmesi, afet risklerini azaltacak adımları atması gerekmektedir. Yer bilimleri, inşaat mühendisliği ve şehir planlama disiplinleri arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi, daha güvenli ve dayanıklı şehirler inşa etmek için zorunludur.”
Işık’ın ardından konuşan DEM Parti Van İl Eş Başkanı Veysi Dilekçi, iktidarın deprem gibi afetleri önemsemediğini iddia ederek, yerel yönetimlerin yönetimden anlayan ve şehirleri tanıyan seçilmişlerin yerine kayyum ile yönetilmesini bu iddianın kanıtı olarak sundu. Dilekçi, “Yerel seçimlerden hemen sonra Van büyükşehir Belediyesi ilk olarak Afet Koordinasyon Merkezi kurdu. Yönetim anlayışı budur. Bu süreçten sonra hükümet, afetler öncesinde tüm olanaklarını belediyelerin hizmetine sunmalıdır ki depremlere daha dayanıklı kentler inşa edilsin” dedi.
Konuşmaların ardından çelenkler bırakılarak Kent Meydanında hazırlanan sergiye geçildi. Kent Meydanında Edremit Belediyesi, İpekyolu Belediyesi ve Hak Arama Merkezi’nin kurduğu ve içerisinde arama kurtarma envanterlerinin olduğu standlar yer alırken aynı zamanda Van Büyükşehir Belediyesi ve TMMOB’un hazırladığı resim sergisi izlenime sundu. Resim sergisinde yer alan İnşaat Mühendisleri Odası Van Şube Başkanı Baran Bulut Balkan Bajar Haber,e konuştu.
Balkan, Van depreminin üzerinden 13 yıl geçtiğini hatırlatarak, “Biz meslek örgütleri her yıl anmalar ve deprem gerçeğini hatırlatmak üzere etkinlikler düzenliyoruz. Bu süreçte Van Büyükşehir Belediyesinin Afet işleri daire başkanlığının bizlerle süreci yönetmesi ile yapı stoğu envanteri ve afet sonrası toplanma alanlarının halka deklaresi konularının üzerinde duruyoruz. Bugünde bu sergimizde bunları anlatmak istedik. Afet sonrası çalışmalar, afet öncesi çalışmalar kadar değerli olmuyor. Çünkü Afet öncesi ağır hasarlı bir yapıyı tespit edip yıktığınız vakit afet sonrası için süreci yönetme daha sağlıklı oluyor” yapılan etkinliğin önemine dair konuştu.
Deprem sonrasında sağlıklı bir imar çalışmasının olmadığını ve bu durumun kente zarar verdiğine dikkati çeken Balkan, “Biz meslek örgütleri olarak Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinin de dahil olduğu bir platformu çok önemsiyoruz. Herkesin aynı masada bu kenti tartıştığı, ortak aklı çok önemsiyoruz. Bundan sonraki süreçte 3 aşamalı planlamalarımız olacak. Yapı stoğu envanteri yani öncelikli yapıların tespiti, akabinde ağır hasarlı yapıların performans analizleri ve tam anlamıyla mühendislik analizleri ile tespitini yapıp son aşamada yerinde dönüşüm modelleri ile süreci tamamlıyoruz. Ağır hasar tespiti yapıldığı zaman haneyi ikna, kira yardımı gibi olgular yerine gelmeli ki hanede yaşayanların barınma sorunu yaşamasının önüne geçebilelim” ifadelerini kullandı.
Balkan son olarak, Depremin sadece yerel yönetimler, meslek örgütleri ve diğer paydaşların sorunu olmadığını, herkesin ortak sorunu olduğunu söyleyerek herkesin bu konuda güçlü bir şekilde masalarda sesini çıkarması ve süreçleri koordine eden merkezlerde yer alması çağrısında bulundu.